10.12.2019

3 ARALIK DÜNYA ENGELLİLER GÜNÜ ZİYARETLERİ

İlçe Müftümüz Sayın Adem ÖZDEMİR, İlçemiz Engelli Koordinatörü Beyazıt Camii Müezzin Kayyımı Mehmet Nurullah TOPÇİ ile birlikte  "3 Aralık Dünya Engelliler Günü"kapsamında Yaşama Sevinci Doğubayazıt Engelliler Derneği Başkanı Sayın Oktay TOPÇİ’yi ziyaret etti.

Akabinde İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde görevli Şube Müdürleri Nimet GÜNTÜRK ile Bülent AYDEMİR'i  ziyaret eden İlçe Müftüsü  Sayın Adem ÖZDEMİR kendilerine Diyanet yayınlarından oluşan bir kitap seti takdim etti.

Daha sonra İlçe Müftümüz Adem ÖZDEMİR, engelli müftülük personellerine yönelik İlçe Müftülüğümüz tarafından düzenlenen kahvaltı programına katıldı.Kahvaltı programına Ak Parti İlçe Başkanı Sayın Mustafa KONYAR, Doğubayazıt Müftülüğü Engelli Koordinatörü Mehmet Nurullah Topçi ve Engelli personeller katıldı. Kahvaltı sonunda Engelli personellere Diyanet yayınlarından oluşan bir kitap seti hediye edildi.

Kahvaltıda yaptığı konuşmada İlçe Müftümüz Sayın Adem ÖZDEMİR “Yaratıkların en mükemmeli, ve en şereflisi olan, alemde var olan her şey hizmetine sunulan insanın Allah katındaki değeri îman, ibadet, sâlih amel, takva ve güzel ahlakı nispetindedir. Çünkü Allah insanları bu açıdan değerlendirmekte, onların fizik yapılarına, renklerine, ırklarına, cinsiyetlerine, sağlam veya engelli oluşlarına bakmamaktadır. Sevgili Peygamberimiz bu konuda şöyle buyurmaktadır. "Allah sizin dış görünüşünüze ve mallarınıza bakmaz. Ama o sizin kalplerinize ve işlerinize bakar." (Müslim, Birr, 33; İbnMâce, Zühd, 9.)” Dedi.

İlçe Müftümüz konuşmasını “Kur’ân’da dünya veya âhiret hayatında, hakîkî, çoğunlukla mecâzî anlamda görme, işitme, konuşma, ortopedik ve zihinsel engellilik ile genel anlamda hastalıklardan söz edilmektedir. Hakîkî anlamdaki engellilik, ya benzetme veya dîni görevlerde ruhsat bildirme veya tedâvi etme veya değer verme bağlamında geçmektedir.

Kur'ân'da, fiziksel anlamda çeşitli musibetlere maruz kalan peygamberlerden söz edilmiş ve bu sıkıntılar karşısında metanet ve sabır göstermelerinden dolayı örnek olarak övgüyle zikredilmişlerdir. Mecâzî anlamda engellilik; îman etmeyen insanların ilâhî gerçekleri anlamamaları, görmemeleri, duymamaları ve konuşamamaları bağlamında Kuranda, geçmektedir.

Ahiret hayatında görme, duyma ve konuşma engelli olmak; hakîkî ve mecâzi anlamda, kâfirler için gerçekten kör, sağır ve dilsiz olmaları veya kendilerini sevindirecek şeyleri görememeleri, duyamamaları ve delil ile konuşamamalarıdır.

En güzel biçimde yaratılan insanın fizîkî ve ruhî varlığını sağlıklı olarak, sürdürmesi temel görevidir. Bu görevin ihmali, insanda bir takım özürlerin meydana gelmesine sebep olabilmektedir. Öte yandan insan, ölümü ve hayatı ile imtihan halindedir. Bazen nimetlerle bazen de musibetlerle imtihan olur. Dolayısıyla başına gelen her sıkıntının müsebbibi bizzat kişinin kendisi olmayabilir. Bu konuda Yüce Allah (c.c.) şöyle: “Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla; mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle sınayacağız. Sabredenleri müjdele!”buyurmaktadır.

İlâhî imtihanın yanı sıra, anne-baba ve toplumun da ihmal ve kusurları olabilir. İster ilâhî bir imtihan sonucu, isterse kendisi ve diğer insanların kusuru sebebiyle olsun bir musibetle karşılaşsın insanın her şeyden önce metanet ve sabır gösterebilmesi gerekir. Bu, sıkıntılarından kurtulmak için maddî ve manevi çarelere başvurmasına engel değildir. Çarelere başvurur ancak “musibet ancak Allah’ın izni ve takdiri ile olmuştur, O, izin vermeseydi olmazdı, bunda da bir hayır vardırdiyerek” rahat olma bilincini kazanabilmesi, insanın Allah’a olan imanının sonucudur.” Diyerek sonlandırdı.